19 Ocak 2012 Perşembe

Hrant Dink


19 Ocak 2007 sabahı yüz sayfayı boyayacak kadar kan vardı yüreklerimizde ve tam 5 yıl sonra öfkelerini bastırmak için onları satın alacak yeterince de insan...

"Kendi kimliğini ötekinin varlığına göre konumlandırmak hastalıktır. kimliğini yaşatman için sana bir düşman gerekiyorsa, senin kimliğin hastalıklıdır" demişti yıllar önce ve korkularını bastırmak için düşüncelerini etrafa savurmasın diye onu yok etmeye çalışanlara ağır gelecek şekilde...

Ona kastedenlerin yüzlerindeki derin çizgiler Hrant Dink'ten farklı olarak yaşlarından başka bir şeyi anlatmıyorken Dink belki de,

Güzel bir gelecek hakkında
Düş gördüğümü hatırlıyorum;
Çoktan öldüğümü
Bildiğim içindi belki de...

diyordu bize ötelerden...

Biz de bugün O'nun ölümsüzlüğünü bir kere daha perçinleyeceğiz, bir kere daha Ermeni olacağız Türk olacağız, İnsan olacağız... 

Doğacak Hrant Dink de her şeye ve herkese rağmen O'nu yaşatmaya inat edenlerin beyin sancılarından tekrar tekrar...

Korku kuytularda saklanan ve geçmiş ile örülü bir olguydu, bunu da değiştirmeye binlerce asker ve  de silah yeterli değildi ki;

Hrant Dink'in mayasıyla örülü bu dünya O'na kıyanlara bırakılmak için çok güzel ve de özeldi...

  

4 yorum:

  1. Sanıyorum ilk 50 sayfasında ağlamaktan helak olduğum için bir kaz kez elimden bıraktım Tuba Çandar`ın " Hırant " kitabını okurken. Çok utandım ona ve ailesine yaşattıklarımızdan, çok üzüldüm ona sahip çıkmadığımız için. Hırant`ı çok sevdim ama artık bir faydası yok bu kuru kuru sevginin ona. İstanbula gidersem kabrine bir gül bırakmaya ve ondan özür dilemeye karar verdim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben ilkin Birgün Gazetesi'ndeki yazılarıyla tanıştım Hrant Dink'le. Aklıma takılan, merak ettiğim ne varsa sordum internet aracılığı ile ve istisnasız ne sorduysam cevapladı güzel adam.

      Zaten Resmi ideoloji'ye fazlasıyla karşıt bir yapım vardı, işin daha da derinlerini o söyledikçe inanamıyordum ve o günlerde sanılanın aksine Türkiye'de olduğundan çok Ermenistan'da yerden yere vuruluyordu Dink...

      Çok güzel bir insana bunları reva görebilen insanların ve devletin varlığı yukarıda da söylediğim gibi hastalıklıydı...

      Öyle işte Asya. Artık bir faydası yok demişsin ama ben de senin gibi düşünürken en azından düşünsel anlamda "Hrant Dink'in mayasıyla örülü bu dünya O'na kıyanlara bırakılmak için çok güzel ve de özeldi" sonucuna vardım...

      Sil
  2. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil

Dostmodern Hyde Park'a hoş geldiniz :D

Bu sizin bana yazdığınız ilk yorumunuzsa, dövüşeceksiniz... Welcome the erdost club...

Yorum yazmanız beni mutlu eder, yorumunuz etmese bile...

Yaz işte be...