18 Mayıs 2012 Cuma

Sil* Baştan Başlamak Gerek Bazen...

Öncelikle, madem ki bu benim ilk mimlenişim "biz yanlış yapmayız, yaparsak da silmeyiz" diyerek neo-racon bir giriş yapmam uygun olacaktır... (Abarttım belki ama mazur görün dikkatli yazmaya çalışıyorum)

Mim, üçharflerden üçüncüsü...

Ayrıca şu an beni mimleyen Mimma-Mia'nın amcasının oğlunun karısının abisinin anasının kocasının torunlarının güzel yüzlerini, minik ellerini merak etmekteyiz :P

"Backspace to the future" anlarda söylenenecek çok sözüm var ki backspace+delete olmadan yazılan bir yazı da ağlamadan ayrılmak gibi bir şeydir. Fazla beklentiye girmemek gerekir ki iyisi mi öncelikle şu tuşları bi yerlerinden sökeyim; Körebe anlar başlasın...

Geçenlerde "hayatla altta kalanın canı çıksın oynamak" gibisinden bir şeylerden bahsetmiştim ya "metaforik mode on" biçemde hayatın üstüne fazla düşmediğimi fark ettim. O ise zamanında tadına fazlaca baktığım tazyikli su gibi bir şey. Başlarda has... cümleler kurdurtsa da sonrasında kendinizi tuhaf bir şekilde mutlu hissediyorsunuz, yüzünüzde ablak bir gülümseme derken yumurtakafanız çatlamamış yerinde duruyor...

Neyse size yeni oyunumuzdan bahsedeyim azcık; Japon Kale Lades... Buzdolabımızın igloo bölümünde kalan son dondurmayı, üç kişilik dondurmaya açlar ordusundan kimin yiyeceğine karar verebilmek için bulduğumuz yöntem. Japon Kale, ikiden çok kalenin ve her kaleye sahip bir ya da daha fazla oyuncunun birbirleriyle yaptığı maç şeklidir ki bizim oyunumuzsa bunun bildiğiniz lades usulü... Ünidersitede de kart çekerdik ya da oynardık ya bulaşık, temizlik, gece alışverişileri, vs... için. Aynı o hesap! Bu arada Japon Kale de öyle bir oyundur ki kişilik analizi yapabilirsiniz. Mülayim dediğiniz adam Emre Belözoğlu oluverir bir anda ki kupa görmüş masum bir Fenerbahçeli'yim :D

Sonra, oyun başladı, aklımdaların sayısı henüz artmıştı ki yumurta cin kafa ben yaklaşık üç metreden Eser çocuğa bir minder fırlattım, garibim de refleks ile tuttu. Lades dediysem de sayılmadı tabii. Güldük eğlendik, bende de ne kafa var falan derken aradan on saniye geçmemişti ki "Özge kız" şu telefonları içeri götürür müsün diye elime iki zımbırtı tutuşturuverdi. Suratımın kıpkırmızı kesilmesi ile duyduğum nalet lades kelimesi arasında bir saniye bile yoktu. Olaylar olaylar...

Zaten bi tabu oyunu yüzünden düştüydüm dile de Orhan Veli olaydım da düşeydim çukura demekteydim. Bi de "bende de ne kafa  var" derken takılıverdik oltaya... Unutulmaz anlar bilmem kaç :D,

Şimdi aklıma gelen bir şeyi de mim dayatısıyla eklemeliyim. Bugünlerde "Vedat Minör olaydım, yemeklere konaydım" deyip duranlar var, ben de günlük falınız olayım; para çıkış noktanız olabilir... ;)

Not: Bu yazı yaklaşık 17 dakikada ve hiç silinmeden yazılmış olup bazı kişiler aşağıda "çok konuşanlar" benzeri bir liste ile mimlenmiştir efendim :)








18 yorum:

  1. Teşekkürler Erdost, şu mim meselesini tam anlamadım ama geçen bir blogda blog star kategorileri görmüş,acaba ben hangisiyim diye merak etmiştim. Çok konuşanlar varmıydı hatırlamıyorum ama bu benzetme çok hoşuma gitti.

    YanıtlaSil
  2. :) Ben de nedir bu mim diye çatlayacaktım da biraz daldım baktım bloglararası ilişkiler tarzı. Dedim yazacak bi şey bulamayanlara birleşmiş blogçular derneği yardım paketi gibi bir şey bu :P Sonradan basite indirgediğimi ve eğlenceli olduğunu fark ettim. Bir oyun gibi bir şey bu mim. Senin biraz daha açık vermeni sağlamak için yaratılmış iyi niyetli bubi tuzakları. Mia bir de süper kahramanın kim ve neden diye bir mim koymuş tercih sizin diye ama zor olanı seviyor insan her defa diyerek ben bunu seçtim :D

    Özetle silmeden, düzeltmeden, içinden gelen anlık bir yazı yazmanı bekliyor oluyorum seni mimleyerek... Akşam ne yediğini yazsan bile olur, içli köfte ya da yaprak sarması olmadığı sürece :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ne zaman yazmam gerek, hemen mi?

      Sil
    2. Yok efendim zamanlardan bağımsızdır benim mimlerim :D Daha bi tane var ama olsun...

      Sil
    3. aceleci ben ,yazdım bile dediğiniz gibi ne gelirse aklıma

      Sil
    4. Zorlasaydım hemen diye bu kadar hızlı yazamazdınız :P

      Sil
  3. teşekkür ederim efendim :) bu mim olayını bende çok seviyorum ve en kısa zamanda çoğunuzu mimleyeceğim en başta seni erdost. keyifli bir yazı olmuş okuması çok eğlenceli. bu arada aklıma ilk gelen şeyleri yazdım. inan bana backspace tuşunu hiç kullanmadım. evet o zaman napıyoruz o tuşu klavyeden söküp atıyoruz.

    iyi kal :))

    YanıtlaSil
  4. Ben teşekkür ederim efenim ve merak içinde bekliyorum :)

    hoş kal ;)

    YanıtlaSil
  5. merak iyidir. takibi arttırır. bu arada siz sevgili blog yazarı arkadaşlarım olmasaydınız 21. yy çekilmezdi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :) Ben de blog'un internetin en eğlenceli yanı olduğunu düşünüyorum ve inanır mısınız okudukça okuyası geliyor insanın. Karmakarışık bir kitap bitiriyorum her gün :D

      Sil
  6. Mim için çok teşekkür ederim :)

    Biraz geç kaldım ama yapıyorum hemen ^^

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. mimikten bir nanik olur dediydim bu mim ama genelde iç dökümü partisine dönüşmüş :D

      Sil
  7. Öncelikle köşede "mim konusunu" bölümünü benim blogumdan alıp aynen foto olarak yazının sağ üst köşesine eklemenle birlikte, sayfada kendi el yazımı görmüş gibi hissettim ki aslında bildiğin Trebuchet yazı şekli. Ama gel gör ki o benim için, benim el yazım ehe.

    yazıya "Backspace to the future" diye başlaman pek güzel olmuş. hemen filmleri izleyesim geldi. bu yazının 17 dakikada yazıldığına inanmak çok güç.

    bi de mim " bi şey bulamayanlara birleşmiş blogçular derneği yardım paketi gibi bir şey bu :P" gibi bir şey değil hıh -bazen yardıma koşuyor yalan yok ehe- ama pek eğlenceli değil mi :)

    2 yıllık blog hayatım boyunca yapmadığım onlarca mim hariç 4 mim yapmışım daha ne olsun. düşün artık eğlenceli değil de ne? :)

    -bu da zaman aşımına uğramış bi yorum oldu-

    YanıtlaSil
  8. tabi o 4 değil 46 mim olucaktı

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :) Üniversitede son dakikada aklı başına gelen bir arkadaşı için 2,5 saatte 13 sayfalık proje yazıp arkadaşlarını dumur etmiş biri olarak bu yazı doğaçlama ve 1 sayfa bile değil :D Zaten o projeyi de yanlarında yazmış olmasaydım inandıramazdım. Liseli hava atmaları vardır ya, öyle bir şey olurdu; "Oğlum var ya dün bi bastım ibre 200'ü gördü" :P

      Bu yorum 2 dk :P

      mimler eğlenceli ama blog başlı başına çok eğlenceli. Bir köy sanki ve belirli belirsiz anlarda biri cama fırlıyo, "Erdost Leeen, şu yazıyı okuyuve de yorumlayıve gari" diyo :D Benim için böyle yani.


      Bir de köyün ilgiyi fazlaca hakeden asortikleri var tabii :P

      4ü de 44 diye okumuşum ben zaten, sanrılar sanrılar :P

      Sil
    2. Bu arada mim konusunu blogundan yürütmem beni mimleyenin sen olduğunu göstermenin güzel bir biçimi olduğunu düşünmemden ötürü :D

      Sil
  9. Her ismin yanına açıklayıcı bi not düşseydn keşke:) yaptım bile çok tşk:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tüh, çok güzel fikirmiş ki bu... Bi dahakine artık ne diyelim :D

      Sil

Dostmodern Hyde Park'a hoş geldiniz :D

Bu sizin bana yazdığınız ilk yorumunuzsa, dövüşeceksiniz... Welcome the erdost club...

Yorum yazmanız beni mutlu eder, yorumunuz etmese bile...

Yaz işte be...